SAPA olarak, bugünün ve yarının en önemli sorunu olan iklim değişikliğinin üstesinden gelme sorumluluğuna ve kabiliyetine sahip olduğumuza inanıyoruz. Dünya ısınıyor ve buna insanlar neden oluyor. Bu durum, tüm yaşam formunu tehdit ediyor ve gezegenimizin varlığını sürdürmesini istiyorsak acil önlemler alınması gerekiyor.

Ayrıca, dünya nüfusunun önümüzdeki 30 yıl içinde 2 milyar kişi artacağı ve nüfusun %70'inin kentsel alanlarda yaşayacağı tahmin edilmekte, bu da SAPA'nın yapı ve inşaat sektöründe daha yüksek bir talep göreceği anlamına gelmektedir. Binalarda giderek daha fazla insan yaşarken, bu artan bir enerji tüketimi ve dolayısıyla hızla artan CO2 emisyonları anlamına geliyor. Ürünlerimizi ve süreçlerimizi yeniden düşünme dürtüsü, karbon nötrlüğü ile ilgili yeni normlar ve kısıtlamalar getiren Avrupa genelindeki ve uluslararası düzeydeki düzenlemelerin yanı sıra giderek daha talepkar hale gelen ulusal yasalardan gelen baskılarla daha da güçlü hale geldi.

Hepimiz çözmek için birlikte çalışmamız gereken iklim krizi ve çevre sorunlarının farkındayız. Belirli ürünlerin diğerlerine tercih edilmesi söz konusu olduğunda, ürünlerin yaşam döngüsü (üretimden eskimeye kadar) bir öncelik olmalıdır.
Döngüsel ekonominin amacı, ürünlerin geri dönüştürülebilirliği ve yeniden kullanımı için bu ihtiyaçları karşılayan yeni endüstriyel süreçler ortaya koymaktır. Bu ilkelere uygun olarak üretilen birçok ürün artık Cradle to Cradle (C2C) damgası ile sertifikalandırılmaktadır.
SAPA, bu ilkeler ve hedefler doğrultusunda, halihazırda C2C sertifikalı bazı alüminyum yapı sistemlerine sahiptir. Sistem çözümlerimiz, EPD beyanı ile birlikte de sunulabilmektedir.

Linkten online olarak inceleyebilirsinizz: www.c2ccertified.org

Bir Binanın Yaşam Döngüsü

Yapı ve inşaat sektörü, küresel olarak enerjiyle ilgili karbon emisyonlarının %39'unu temsil etmektedir. Bir binanın karbon ayak izi, kullanım (ısıtma ve soğutmadan kaynaklanan "operasyonel" emisyonlar) ve inşaat (malzeme çıkarma ve üretim, teslimat ve atık yönetiminden kaynaklanan "ön" emisyonlar) olmak üzere iki aşamadan oluşur. Kullanım aşaması, binanın toplam karbon ayak izinin %72'sini, inşaat ve üretim ise %28'ini temsil etmektedir.  

SAPA, kullanım aşamasında ortaya çıkan karbon emisyonlarının azaltılmasına katkıda bulunan yüksek performanslı ve döngüsel ürünleri pazara sunmak için malzemelerin ötesine geçiyor. Aynı zamanda, ön emisyonlara odaklanmak, hem üretim hem de inşaat aşamasında karbon emisyonlarını azaltmaya katkıda bulunmak için ürünlerin ötesine geçiyoruz. BM Sürdürülebilirlik Hedeflerini pusulamız olarak kullanarak 2025 yılına kadar CO2 emisyonlarımızı %50 oranında azaltmayı hedefliyor ve 2018'den 2025sonuna kadar topluluklarımız ve iş ortaklarımız bünyesindeki 10.000 kişi için kaliteli eğitim ve kapasite geliştirme faaliyetlerine katkıda bulunmayı taahhüt ediyoruz.

BM Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri

Eylül 2015'te Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, yoksulluğu sona erdirmek, gezegeni korumak ve herkes için refah sağlamak amacıyla 17 cesur yeni Küresel Hedefle birlikte 2030 Sürdürülebilir Kalkınma Gündemini resmen kabul etti. Her bir hedefin 2030 yılına kadar ulaşılması gereken alt hedefleri bulunmaktadır.

¹ Kevin E Trenberth (2018), “Climate change caused by human activities is happening and it already has major consequences”, Journal of Energy & Natural Resources Law, 36:4, 463-481, DOI: 10.1080/02646811.2018.1450895. 
² United Nations, « Population », Population | United Nations.
³ BSRIA (2019), “Megatrends: demographics”, WP 10/2019 Megatrends: Demographics (bsria.com)
⁴ As an example the French RE2022 law aims at reducing carbon emissions coming from the building and construction sector by actually capping them. Manufacturers have less and less flexibility when it comes to sustainability now. 
⁵ WGBC (2019). Bringing embodied carbon upfront. Coordinated action for the building and construction sector to tackle embodied carbon, https://www.worldgbc.org/sites/default/files/WorldGBC_Bringing_Embodied_Carbon_Upfront.pdf